Bitcoin’in volatilitesi, kalıcı şekilde sönmüş olabilir.
Bitcoin’in volatilitesi, yatırımcıların varlığı alıp elinde tutması için uzun zamandır önemli bir satış noktası oldu. Bireysel yatırımcılar, volatiliteyi, Bitcoin çok fazla yükselmeden önce erken satın almanın bir yolu olarak gördü. Gelişmiş, kurumsal yatırımcılar ise volatiliteyi, finans alanındaki en iyi risk-ödül senaryosunu sunan asimetrik bir bahis olarak değerlendirdi.
Volatilitesi altının yarısına geriledi
Professional Capital Management’ın kurucusu ve CEO’su Anthony Pompliano’nun The Pomp Letter’da yer alan makalesi ise Bitcoin’in azalan voyatilitesine ve bunun ne gibi sonuçlar doğuracağına odaklanıyor.
Artık saklamaya gerek yok çünkü kripto para piyasasının en hacimli parası Bitcoin’de volatilite son iki yıldır düşüyor. Bloomberg’den Eric Balchunas, “Volatilite öldürücü: ETF’lerin piyasaya sürülmesinden bu yana Bitcoin’in volatilitesi düştü. 90 günlük hareketli volatilite ilk kez 40’ın altına geriledi. ETF’ler piyasaya sürüldüğünde bu seviye 60’ın üzerindeydi. Altınla kıyaslandığında ise durum daha da belirgin hale geliyor: Bugün Bitcoin’in volatilitesi altının 2 katından azken eskiden 3 katından fazlaydı” diye yazıyor.
Büyük düşüşler sona erdi
Mitchell Askew ise bu azalan oynaklığın şu anlama geldiğini öne sürüyor: “Bitcoin, ETF’den önce ve sonra tamamen farklı iki varlık gibi görünüyor. Parabolik boğa piyasaları ve yıkıcı ayı piyasaları günleri sona erdi. Bitcoin, gelecek 10 yıl içinde ‘fiyat yükseltme’ ve ‘konsolide etme’ arasında sürekli bir salınımla 1.000.000 dolara ulaşacak. Bu, yol boyunca herkesi canından bezdirecek ve piyasaya yabancı yatırımcıları pozisyonlarından çıkaracak. Kemerleri bağlamak gerekiyor” diyor.
Balchunas, Mitchell ile aynı fikirde. Balchunas, “BlackRock’ın Bitcoin ETF’ini piyasaya sürmesinden bu yana Bitcoin, çok daha az oynaklık ve mide bulandırıcı düşüşler olmadan yüzde 250 gibi bir artış gösterdi. Bu, Bitcoin’in daha büyük balıkları çekmesine yardımcı oldu ve para birimi olarak benimsenmesi için ona mücadele şansı verdi. Düşüş muhtemelen artık Tanrı mumları şeklinde devasa olmayacak. Yani yatırımcıların her şeye sahip olamayacağını artık bilmesi gerekiyor” diye yazıyor.
Ancak Semler Scientific‘ten Joe Burnett konuya biraz daha farklı bakıyor: “Bitcoin’in 2017’deki parabolik yükselişinden önce volatilite istikrarlı bir şekilde düşerken fiyat yavaş yavaş yükseliyordu. Son üç yılda benzer bir davranışa şahit olduk. Volatilite düşmeye devam ederken Bitcoin kademeli olarak yükseliyor” diyor.
Dönüm noktası
Bugün artık Bitcoin için başka bir dönüm noktasında olunduğu görülüyor. Volatilite buradan düşmeye devam edecek mi? Eğer bu olursa, Bitcoin yavaş ve istikrarlı yükselişini sürdürebilir. Ancak benimseme döngüsünün henüz başlarındaysa, yükseliş patlayıcı olabilir. Hükümetler henüz anlamlı bir pozisyon almış değil. Wall Street ise çok az Bitcoin’e sahip. Kurumlar hala çok az Bitcoin’e sahip ve tipik bir portföy elinde hala yüzde 0 oranında Bitcoin tutuyor.
Bitcoin zaten olgunlaşmış bir varlıksa, belki de bu eğilim devam edebilir. Ancak küresel benimsemenin hala erken aşamalarındaysa, 2017’deki parabolik yükselişe daha çok benzeyen bir çıkışın eşiğinde de olunabilir.
Hangi ihtimal gerçekleşecek?
Peki hangisi gerçekleşecek? Kısa cevap şu ki, bunu kimse bilmiyor ancak Bitcoin’in sonsuza dek hareketsiz kalacağına bahse girmemek gerekiyor. Varlığın, kimsenin beklemeyeceği bir anda yüksek oynaklık evresine geçtiği biliniyor. Ancak varlık büyüdükçe, daha fazla geleneksel finans yatırımcısı onu elinde tuttukça ve varlık ters yönlü bir işlemden mutabakatlı bir işleme dönüştükçe, Bitcoin’in uzun vadeli volatilitesinin azalmaya devam edeceğini varsaymak gerekiyor.
Volatilite önemli bir gösterge niteliği taşıyor ve açgözlülük ve korkuyu beraberinde getiriyor. Ancak volatilite fırsatlar da sunuyor ve nihayetinde Bitcoin için inanılmaz bir pazarlama kampanyası görevi görüyor. Bu nedenler özellikle bireysel yatırımcılar için volatilitenin ortadan kalkması kötü bir gelişme olduğu anlamına geliyor.