DoubleLine Capital CEO’su Jeffrey Gundlach piyasa dinamiklerindeki yapısal değişimler ve ABD’nin sürdürülemez bütçe politikası konusunda uyarılarda bulundu. ‘Tahvil Kralı’ olarak da tanınan Gundlach, uzun süredir geçerli olan bazı piyasa ilişkilerinin bozulduğuna dikkat çekti ve dolar ve tahvili getirileri arasındaki sıra dışı hareketleri örnek gösterdi.
Gundlach, Bloomberg’teki açıklamasında “Son 15 yılda S&P 500 Endeksi’nde birçok düzeltme yaşandı. Bu düzeltmelerin her birinde, S&P 500 %10’dan fazla düşünce Dolar Endeksi de yükselirdi” dedi. Ancak Gundlach bu kez farklı bir tablonun oluştuğuna dikkat çekiyor: “Bu defa S&P 500 neredeyse %20 düştüğünde dolar da düşüyordu. Bu garip bir durum. Davranışlar değişiyor.”
Getiri eğrisindeki son hareketlerin de bu değişime işaret ettiğini söyleyen Gundlach, normalde FED’in faiz indirmesiyle birlikte uzun vadeli tahvil getirilerinin düşmesi beklendiğini söyledi. Ancak bu kez 10 yıllık ABD Hazinesi tahvil getirilerinin yükseldiğini hatırlattı. Üstelik bu durum enflasyon yeniden hızlanma işaretleri verirken gerçekleşti.
Gundlach, “Bence artık şu gerçek kabul ediliyor: ABD’nin faiz gideri sürdürülemez bir noktada. Eğer 2,1 trilyon dolarlık bütçe açığı vermeyi sürdürürsek ve faiz oranları yüksek kalmaya devam ederse, bu yük taşınamaz hale gelecek” dedi.
‘Tahvil Kralı’, ABD Hazinesi tahvili getiri oranı ortalamalarının %2’nin altından %4’ün üzerine çıktığını söyledi. Gundlach’a göre, bunun sebebi ise düşük faizli eski borçların vadesi dolarken yerlerine daha pahalı borçların geçmesi.
Uzun vadeli ABD Hazinesi tahvillerinin artık “güvenli liman” olarak görülmediğini savunan Gundlach, “Artık uzun vadeli ABD Hazinesi tahvili meşru bir kaliteye kaçış aracı değil” ifadelerini kullandı.
Gundlach açıklamasını şu uyarıyla sonlandırdı: “Bence yaklaşan büyük bir hesaplaşma var. 37 trilyon dolarla nasıl başa çıkacağımızı bir şekilde bulmak zorundayız.”
Amerikan ekonomisi tehdit altında
ABD’nin ekonomik geleceğine karamsar bakan tek isim Jeffrey Gundlach değil. JPMorgan Chase CEO’su Jamie Dimon da ABD ekonomisine ilişkin yeni bir uyarıda bulundu. Ancak Dimon’ın uyarıları tahvil piyasalarından çok reel ekonomik verilere odaklanıyor. ABD’deki ekonomik koşulların yakında kötüleşebileceğini söyleyen Dimon bu durumun olası bir “yumuşak inişi” tehdit edebileceğini söyledi.
Salı günü Morgan Stanley tarafından düzenlenen bir konferansta konuşan Dimon, “Reel göstergelerin yakında kötüleşme ihtimali olduğunu düşünüyorum” dedi.
Ekonomik anketlerde yer alan düşük tüketici ve iş dünyası güveninin geleceği öngörmekte yeterli olmadığını savunan Dimon, bu tür göstergelere temkinli yaklaşılması gerektiğini belirtti. “Ne tüketiciler ne de işletmeler dönüm noktalarını önceden belirleyebilir” diyen Dimon, ekonomideki yumuşak inişin, koşullar kötüleştikçe daha zayıf bir görünüm sergileyebileceğini dile getirdi.
“İstihdam bir miktar düşecek. Enflasyon biraz yükselecek. Umarım bu sadece ‘bir miktar’ olur,” ifadelerine yer veren Dimon, ABD’nin göçmen karşıtı politikalarının da işgücü piyasasını etkileyerek ekonomiyi zayıflatabileceği uyarısında bulundu.
Dimon ayrıca, olası bir resesyon halinde özel kredi piyasalarının karşı karşıya kalabileceği risklere de dikkat çekti. Bankaların bu piyasada yatırımcılardan farklı risklerle karşı karşıya olduğunu ifade eden Dimon, mevcut koşullarda özel kredilerin cazibesini kaybettiğini söyledi.
“Eğer bir fon yöneticisi olsaydım, bugün bu fiyatlar ve bu marjlarla kredi satın alır mıydım? Hayır,” diyen Dimon, özel kredi alımlarına şu anda sıcak bakmadığını net şekilde dile getirdi.